Meme ultrasonu, insan kulağının algılayabileceğinden çok daha yüksek frekanslı ses dalgaları yardımıyla memenin görüntülenmesi işlemidir. Meme Ultrasonu radyasyon içermez, zararsız bir işlemdir.
Meme ultrasonu çekim süresi her bir meme için yaklaşık 20 dakikadır. Hem meme ultrasonografi işlemi hem de elde edilen verilerin incelenerek raporlanması meme radyolojisi uzmanları tarafından yapılır.
Mamografi, yoğun meme dokusu olan kadınlarda, fibroglandüler dokunun üstüste gelmesi(süperempoze) olması nedeniyle tüm kanserleri saptayamaz , başarı oranı yaklaşık %60’a düşer. Ultrasonografi bu olgularda problem çözücü bir yöntem olarak mamografiye ilave kullanılır. Bu şekilde duyarlılık yüzde 90’ın üzerine çıkarılabiliyor. Ultrason, mamografi işlemine yardımcı en sık kullanılan yöntemdir.
Meme ultrasonu incelemelerinin meme kanseri taramaları için kullanılmamasının temel nedeni, meme kanserinde erken dönem belirtisi olan hücresel düzeyde kalsiyum birikimlerinin (kireçlenme-kalsifikasyon) ultrasonografi ile görülememesidir.
Bu kalsiyum birikimleri, sıklıkla, elle fark edilebilen veya ultrasonografi ile saptanabilen bir kitle oluşmadan önceki mikroskopik odakları gösterdiğinden erken tanı açısından çok önemlidir.
Aynı nedenle, bu durum, taramalarda mamografiyi vazgeçilmez kılar, çünkü bu alanlar ultrasonografik incelemede ya hiç görülemez, ya da kolayca gözden kaçırılabilir. Ayrıca ultrasonografinin, kanser olmayan ve biyopsi gerektirecek pek çok doku oluşumunu saptayarak gereksiz takiplere ve biyopsilere sebep olması kullanılmasını engellemektedir.
Ultrason, incelemeyi yapan radyoloğun deneyimine ve yeteneğine bağlıdır. Bu nedenle görüntülerin yorumlanması mutlaka “Meme Radyoloğu” tarafından yapılmalıdır. Meme kanseri ameliyatı işlemini de, "Meme ve Endokrin Cerrahisi Genel Cerrahi Uzmanı" hekimleri yapmaktadır.
30-35 yaşının altındaki kadınlarda meme ile ilgili şikâyet ve bulgularda ise ilk kullanılan inceleme yöntemi ultrasonografidir. Ultrasonda şüpheli bir bulgu varlığında radyolog gerekli görürse mamografiyi ultrasona ekleyebilmektedir.
Tanısal göğüs ultrasonu amacı palpe edilen veya mamografide saptanan normal dışı bir görünümün, bir kitlenin, distorsiyonun, mikrokalsifikasyonlara eşlik eden bir dansitenin ultrasonografik bulgularının araştırılması, değerlendirilmesi ve biyopsi gerekip gerekmediğine karar verilmesidir. Ayrıca;
RDUS ile damar hastalıklarının araştırılması, doku ve organlardaki kan damarlarının dağılımının incelenmesi ve dolayısıyla tümörlerde kanserleşme eğilimlerinin araştırılması mümkündür. Memenin ve bölgenin incelenmesinde damarsal yapıların lezyonlarla ilişkisi ve damarlanması açısından yol gösterici olabilir.
Erkeklerde ilk radyolojik inceleme yöntemi ultrason olmakla beraber şüphe varlığında mamografi de yapılabilmektedir. Meme kanseri her 7-8 kadında bir görülürken, bütün meme kanserlerinin içerisinde erkeklerde görülme olasılığı yüzde 1’den daha azdır.